Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Marseglia ~

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Marseglia Svenja Vaquier
Ravenclaw
Marseglia Svenja Vaquier


Mesaj Sayısı : 10
Galleon : 14
Kayıt tarihi : 19/08/09
Savaş Tarafı : Menfaatçi.

Kişisel Bilgiler
Quidditch Konumu:
Özel Yetenek: Belirlenmedi.

Marseglia ~ Empty
MesajKonu: Marseglia ~   Marseglia ~ Icon_minitimeÇarş. Ağus. 19, 2009 11:13 pm

Elinde her zamanki gazetesi, daireler oluşturacak şekilde kasvetli odanın havasını iyice boğan sigarasını tüttüren adam gözünün ucuyla Marseglia'ya bakmaya başlamıştı. Üstünde olduğunu fark ettiği iki çirkin göze aldırmamaya çalışarak önündeki kitaplara bakıyordu, yaklaşık iki hafta önce İngiltere'den özel olarak sipariş ettirdiği kitaplara. Yaklaşık bir metrelik bir yığın oluşturacak şekilde dizilmiş kitaplar uzaktan bakınca korkunç görünüyordu gözüne. Her biri en azından iki-üç kilo ağırlığında görünüyorlardı, evet. Birkaç gün sonra sonunda Hogwartslı olacaktı o da. Buna bir yandan seviniyor bir yandan da Fransa'dan, ailesinden koca bir dönem uzakta kalma düşüncesi aklına gelince tereddüde düşüyordu. Ya o bütün yaz kimden geldiğini araştırdığı mektup yalansa? Ya ailesinin öz çocuğuysa, mektubu yollayan kocaman bir palavra attıysa? Kafasını kurcalayan soruların etkisinden gecelerce kurtulamamıştı. Kurtulmak mümkün müydü gerçi? Hogwarts'ta kanından biri olduğunu, buradaki tüm yaşamının yalan olduğunu, gerçek babasının aslında bir alkolik, annesininse şu Hogwarts'ta olduğunu öğrendiği ikiziyle onu alkolik babasının kirli kollarına bırakmış olduğunu öğrenmek... Hem de hepsini özensiz bir İngilizceyle ve karmaşık bir el yazısıyla yazılmış, gönderenin kim olduğu bilinmeyen bir mektupla öğrendiğini düşünce... Aslında içine kapanık biri olmamıştı hiçbir zaman ama bu travmadan -doğru kelime buysa eğer- sonra kimseyle konuşmayı istemez olmuştu. İlk defa birileri için ağlamıştı, evet. Gerçi ağlamak gözünden süzülen birkaç damla yaştan ibaretse. Sonra kendini zayıf hissedip susturmuştu zaten, ağlayıp içini boşaltmak ona göre değildi. Zayıflık ona göre değildi. Tabii bu öğrendiklerini ailesiyle paylaşınca ailenin gözdesi olmaktan bir anda düşeceğini tahmin ettiğinden kendine sakladı. Çok ağır sayılmazdı, ya da kendini ağır saymamak için zorluyordu bu sırrın altında ezilmek istemediğinden, kim bilir? Bunun cevabını kendisi de bilmiyordu aslında. Tek bildiği tüm şımarıklık ve ailenin tek çocuğu olma avantajlarını kullanarak babasını Hogwarts'a geçiş yaptırması için ikna ettirmeyi başardığıydı. Babası da prestijli bir büyücü olacak ki onu bu dönem Hogwarts'ta okuması için müdürü ikna etmişti. Marseglia'yı kendi elleriyle Hogwarts'a götürecek bina seçimi müdürün odasında yapılacaktı. Tabii Marseglia araştırma özürlüsü biri olduğundan dolayı Hogwarts'la ilgili hiçbir şey bilmiyordu. Sadece kendine güveniyordu. Yetenekli bir cadıydı ve her türlü büyünün, ödevin üstesinden gelebilirdi. Zorlanacağı şeyler olacaktı tabii, buradaki okulunda da olmuştu ama sonunda öyle ya da böyle öğrenirdi. Azimliydi bu konuda, evet. Tabii ki inek değildi yanlış anlaşılmasın. Kitapları falan sevmezdi, uygulamalı dersler ona göreydi. Yazı yazmada da pek başarılı sayılmazdı. Zaten ileriki hayatında işine yarayacak şeylerin büyüler olduğunu bildiğinden kitaplarla iyi anlaşamamasını ya da yazıyla arasının pek iyi olmamasını takmıyordu. Hogwarts'ta alışkanlıkları değişebilirdi ama. Doğrusu alışkanlıklarını değiştirmekten de hiç hoşlanmazdı. Tabii her şeyi zaman gösterecek. Hogwarts'a gittiğinde ilk olarak oralara alışmayı düşünüyordu sonra şu ikiz zımbırtısını adam akıllı arayabilirdi. Birkaç tane de yandaş gibi bir şeyler lazımdı ama. Arkasını kollayacak birileri olursa faaliyetlerini adam gibi gerçekleştirebilirdi. Hogwarts için planları vardı, evet. Okula ilk gittiğinde alışmayı beklemiyordu tabii hemen. Zaten böyle giderse Jerard onu götürmemeye bile karar verebilirdi. Adamın sağı solu hiç belli olmuyordu.

Müdürün Odası ~

Tablo dolu duvarların arasında odanın gösterişine uyum sağlamış masanın deri sandalyesinden şimdi kalkıp oda da turlayamaya başlamış beyaz sakallı adamı ağzından çıkan kayıtsız sözcüklerle, Marseglia’nın bir zamanlar ikna gücünü ondan aldığını düşünmesine sebep olacak ustalıkta ikna gücüne sahip garip çıkık çehresinde alaycı gülümsemesiyle ikna etme yetisini kullananan adam Marseglia’yı okula birkaç gün geç getirmiş olmaktan pişmanlık ya da utanma duymuyor gibiydi. Çirkin denilebilecek yeşillikte gözleri kızını bu okula gelmek istediği için alaya alıyormuş gibi bakıyordu, art niyetli bir insan iğrenerek bakma diye bile adlandırabilirdi bu bakışları. Jerard’a meydan okumak istercesine gökyüzünün eşsiz rengi odanın ışığında daha bir parlayan mavi gözleriyle Jerard’ın esrarlı yüzüne bakıyordu. Yüzünde babasından klonlanmış alaycı gülümsemesiyle müdürün sonunda Jerard’ın kelime oyununa yenik düşmesini izliyordu. Zavallı beyaz sakallı ihtiyar sonunda Jerard’ın keskin diline yenik düşmüş beyaz bayrağı çekmişti. Odanın içinde volta atmaya bir son verip Marseglia’yı memnun ederken Marseglia’nın görüş hizasındaki raftan büyülü nesne olduğunu anlanan eski, tozlu bir şapkayı alıp onlara doğru yürümeye başladı. Yüz ifadesi halinden pek memnun olmadığını açıkça belli ediyordu ama bu memnuniyetsizliği iyi sakladığını düşünüyor gibi görünüyordu. Bunak ihtiyarın biri işte ne beklersin! Gençlere yolu açması gerekirken... İçinden müdüre saymaya başlamıştı bir yandan da ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu. Marseglia’ya iyice yaklaşmıştı tozlu şapkayı kafasına koyabilecek kadar. Onu şaşkına çeviren çeviklik ve naziklik belirtisi içeren bir hareketle milattan öncelerden kalma şapkayı kafasına koyuvermişti. Şaşkınlıktan kurumuş dili ağzını açmasına izin vermiyordu. En sonunda kendinde neler oluyor diyecek cesareti bulduğunda kafasında birinin konuştuğunu hissetti. Kelimeleri anlamsızdı. Birinin kişisel özelliklerini tartıyor gibiydi. Olayı anlamasıyla şapkanın başında çığlık atması bir oldu;
“Slytherin!”. Sorar gözlerle babasına ve müdüre aynı anda bakmaya çalışıyordu. En sonunda müdür şapkayı eski yerine koyup gösterişli masasının çeşitli değerli taşlarla süslü koltuğuna kibar görünen bir hareketle oturunca söze başladı;Slytherin, senin bundan sonra çatısı altında okuyacağın bina. Senin özelliklerine benzer özelliklere sahip yeni arkadaşlarınla beraber zindanlardaki yatakhanenizde kalacaksınız.”Eh, gerçekten de açıklayıcı bir nutuk(?) olmuştu bu. Kendi okulunda da iler böyle yürüyordu bu siteme alışıktı. Ayrıca şu kendine benzeyen yeni arkadaşları* da merak ediyordu doğrusu ama birazdan onlarla tanışacağını fark etti. Babası ayaklanmış onun kalkmasını bekliyordu. Hızlıca yerinden kalktı yeni yuvasına, Slytherin Ortak Salonu’nun olduğu şu meşhur zindanlara doğru müdürün tercümanlığında ilerlemeye başladı. Bu yıl her zamankinden farklı olacağa benziyordu, evet. Burnu yaramazlık kokularını şimdiden almaya başlamıştı bile…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Chrysanthe Schalewski
Astronomi Profesörü
Chrysanthe Schalewski


Mesaj Sayısı : 32
Galleon : 36
Kayıt tarihi : 19/08/09
Savaş Tarafı : Tarafsız

Marseglia ~ Empty
MesajKonu: Geri: Marseglia ~   Marseglia ~ Icon_minitimeÇarş. Ağus. 19, 2009 11:23 pm

Puanınız 97.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Marseglia ~
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Marseglia ~

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Karakter Bölgesi :: Rpg Kutusu :: Değerlendirme-
Buraya geçin: